17 Aralık 2009 Perşembe

Satranç Problemi Nedir?

            Kendi içerisinde sekiz kola ayrılan, belirli genel kabullere sahip, çözümü bir estetik, beğeni, şaşırma duygusu uyandıran, tamamen insan aklı ürünü, uydurulmuş, planlı ve genellikle matla sonuçlanan (bazen de pat) satranç konumlarına satranç problemi diyebiliriz. Bir satranç probleminin başlangıç konumu kurallarla uygun olmalıdır (örneğin tahtada beyaz hanelerde hareket eden bir filin çıkış hanelerinde kendi renginden piyonlar duruyor olamaz, böyle bir durum; söz konusu olan ortodoks problemleriyse mantık dışı bir konum yaratır). Ayrıca başlangıç konumunda terfi etmiş piyon (örneğin aynı renkte hareket eden 2 fil, beyazların üç adet atı olması gibi) olamaz. Satranç probleminin en önemli çıkış noktası çözücüye ispatlanmak istenen fikir ve estetik duygusudur.  Fakat fikir uygulanırken kesinlikle “ekonomi” ilkesi gözetilerek problem kurulmalıdır. Ekonomi ilkesine göre tahta üzerinde probleme katkı sağlamayan hiçbir taş bulunmamalıdır yani parça artmamalıdır. Bundan başka mümkün olan en düşük rütbeli taşlarla problem kurulmalıdır. Örneğin kalenin yeterli olduğu bir kare için vezir kullanmamalıyız. En çok karşılaşılan bir sıkıntı da kopyalanmış ya da tekrarlanmış problemlerdir çünkü her bir problem orijinal olmalıdır. Böyle bir durumla karşılaşmamak için elden geldiğince tüm ilgili örnekleri taramalı ve devamlı kendimizi geliştirerek yeni şeyler bulmaya çalışmalıyız. Bu konunun en önemli muhatabı temalardır. Bu sitede ve diğer yabancı sitelerde duyacağınız temalar, satranç problemlerinin ruhunu oluşturur. Her yeni yazımla birlikte sizler de değişik bir temayı tanıma fırsatını bulmuş olacaksınız. Şu anda dünya satranç problemcileri arasında en önemli tartışma yeni temalar bulmak ve bunları çeşitli yarışmalar ve satranç dergileri aracılığıyla diğer problemcilere duyurmak, kabul ettirmektir.
            Satranç köşelerinde ve dergilerinde gördüğümüz “ 2 hamlede mat” ve “etüt” problemleri yukarıda bahsedilen sekiz koldan ikisi ve Türkiye’de en çok tanınanıdır. Yeri gelmişken şunu da belirtmek gerekir ki etütlerin çözümü için hamle sayısı tanımlanmazken, etüt dışında kalan diğer yedi kol için bir sınırlama vardır. Problemlerin kendine has şartları sağlandıktan sonra her problem değerlidir ve zaman harcanarak çözülmeyi hak eder. Yukarıda değindiğim satranç problemi türlerini yazmak istersek:  “doğrudan matlar” (“2 hamlede matlar”, “3 hamlede matlar”, “çok hamlelikler”), “yardımlı matlar (helpmate)”, “selfmate problemleri”, “etütler”, “seriesmovers”, “refleksmatlar”, “retro problemleri”, “göreve göre kurulan problemler” olarak sıralanırlar. Yine yeri gelmişken hatırlatmakta yarar görüyorum; bizim turnuvalarda oynadığımız ve FIDE kurallarının geçerli olduğu satranç türüne “ortodoks”, bunun dışında kalan ve değişik kuralları olan satranç türüne de “heterodoks” denir. Örneğin; “2 hamlede matlar” bir “ortodoks” türü satranç problemi ve de “perili (fairy) matlar” ise “heterodoks” türü satranç problemlerine örnektir. Benim ilgi alanım 2 hamlede matlar olmasına karşın bloğumda yukarıda saydığım diğer türlere ilişkin bilgileri de zaman zaman yayınlayacağım.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder